Akciğer Kanseri

Akciğer Kanseri

Akciğer dokularındaki hücrelerin DNA mutasyonuna uğraması sonucu  kontrolsüz bir şekilde çoğalması ile oluşan akciğer kanseri kimyasalların solunması, sigara kullanımı, genetik yatkınlık ve sigara dumanına maruz kalınması gibi çeşitli nedenlerle oluşabilir. Nefes darlığı, kan tükürme, ağrı, plörezi, kronik öksürük, kanlı balgam, göğüs ağrısı, kemik ağrısı ve baş ağrısı gibi belirtilere yol açan akciğer kanseri tümörün mikroskobik görüntüsüne bakılarak iki sınıfa ayrılır.

 

Akciğer Kanseri Tipleri

  • Küçük Hücreli Akciğer Kanseri (KHAK): Akciğer kanserlerinin %10 – %15’ini oluşturan küçük hücreli akciğer kanseri hızlı büyüyen ve metastaz yapabilen bir türdür. Özellikle uzun süreli sigara kullanan kişilerde ortaya çıkan küçük hücreli akciğer kanseri çok nadir olmakla birlikte sigara kullanmayan kişilerde de görülebilir. Çok hızlı ilerlediği için küçük hücreli akciğer kanseri teşhis edildiğinde hastaların %70’inde kanser metastaz yapmış olur.
  • Küçük Hücreli Dışı Akciğer Kanseri: Küçük hücreli akciğer kanseri dışındaki akciğer kanseri tiplerini kapsayan küçük hücreli dışı akciğer kanseri kendi içerisinde alt dallara ayrılır. Akciğer kanserlerinin %80 – %85’lik bir oranı küçük hücreli dışı akciğer kanseridir.
  • Adenokarsinom (Adenokanser): Gelişmiş ülkelerde en sık görülen akciğer kanseri türü olan adenokarsinom hem sigara içen hem de sigara kullanmayan kişilerde ortaya çıkabilir. Kadınlarda görülme sıklığı artar ve diğer akciğer türlerinden farklı olarak genç yaşta ortaya çıkabilir.
  • Skuamöz Hücreli Kanser: Akciğerlerdeki hava yollarının iç kısmındaki “skuamöz” adı verilen yassı hücrelerde başlayan akciğer kanseri tipidir. Çoğunlukla akciğerlerin orta kısmında ana hava yollarının yakınında tümör oluşumuna neden olurlar.
  • Büyük Hücreli Karsinom: Akciğerlerin herhangi bir kısmında oluşabilen büyük hücreli karsinoma çabuk yayılan bir kanser tipi olduğu için tedavisi oldukça zorludur. Büyük hücreli karsinom sınıfında yer alan “büyük hücreli nöroendokrin karsinomu” küçük hücreli akciğer kanseri gibi hızla metastaz yapabilir.

 

Akciğer Kanseri Nedenleri ve Akciğer Kanseri Risk Faktörleri

Akciğer kanseri nedenleri tam olarak bilinmemekle birlikte bazı faktörlerin akciğer kanseri riskini arttırdığı bilinmektedir. Akciğer kanseri risk faktörleri şu şekilde sıralanabilir:

  • Sigara Kullanımı: Akciğer kanseri riskini en çok arttıran faktör sigaradır. Akciğer kanserlerine bağlı ölümlerin %80’ini sigaradan kaynaklanır. Sigara içmeyen ancak sigara dumanına maruz kalan kişiler de eşit derecede tehlike altındadır.

“Sigara kullanan herkeste akciğer kanseri olacak diye bir genelleme yapılamasa da sigaranın akciğer kanseri riskini çok ciddi şekilde arttırdığı rahatlıkla söylenebilir. Sigarayı bırakan kişiler zaman geçtikçe akciğer kanseri riskini azaltabilirler. Kişinin geçmiş dönemde sigara tüketim dinamiklerine ve sigara içtiği süreye bağlı olarak sigara bırakıldıktan 10 – 20 yıl gibi bir zaman sonrası kişi sigarayı hiç kullanmayan kişilerle benzer sağlık koşullarına sahip olabilir.”

Sigara kullanımı akciğer kanserinin başlıca risk faktörü olsa da farklı risk faktörlerinin de akciğer kanseri oluşumuna neden olabileceği söylenebilir. Yaptıkları meslek gereği asbest lifleri ile temas edenlerde, radon gazına maruz kalanlarda, kimyasallarla temas edenlerde ya da kimyasalları soluyanlarda, ailesinde akciğer kanseri öyküsü bulunanlarda akciğer kanseri riski yükselir.

 

Akciğer Kanseri Belirtileri ve Akciğer Kanserinin Yol Açtığı Şikayetler

  • Nefes Darlığı: Akciğer kanseri olan hastalarda akciğerlere hava taşıyan kanalların çevresinde tümör oluşumu söz konusuysa nefes darlığı şikayeti oluşabilir. Aynı zamanda akciğer çevresinde sıvı oluşumuna yol açabilen akciğer kanseri nefes almayı iyice zorlaştırabilir.
  • Kan Tükürme: Tıbbi dilde hemoptizi olarak adlandırılan kan tükürme akciğer kanseri belirtileri arasında yer alır. Kan tükürme zaman zaman şiddetlenebilir.
  • Ağrı: İlerlemiş akciğer kanserleri akciğerlerden vücudun farklı bölgelerine yayılıp metastaz yapabilir. Özellikle kemiklere sıçrayan akciğer kanseri hastaların şiddetli ağrı sorunu ile karşılaşmasına neden olabilir.
  • Plörezi: Akciğer zarları arasında sıvı birikmesi olarak bilinen plörezi de akciğer kanseri belirtileri arasında yer alır. Göğüs kafesi ile akciğerler arasında biriken sıvı nefes darlığı oluşmasına neden olabilir.

 

Akciğer kanseri göğüs içi yayılma gösterdiğinde yoğun öksürük, kanlı balgam, ses kısıklığı, yutma fonksiyonlarında bozukluk, solunum sırasında hırıltı, zatürre, kronik bronşit, omuz ve sırt ağrısı gibi şikayetlerle etkisini hissettirir. Akciğer kanseri metastaz yaptığında bulantı, kusma, cilt altında şişlik oluşumu, pıhtılaşma bozukları, aşırı yorgunluk, halsizlik, hafıza kaybı ve kas erimesi gibi semptomlar ortaya çıkabilir. Akciğer kanseri belirtileri kişiden kişiye değişebilir, çok yavaş ya da oldukça hızlı şiddetlenebilir. Akciğer belirtilerinin farklı hastalık belirtileri ile karıştırılması mümkün olduğundan bahsettiğim şikayetleri yaşayan hastaların göğüs hastalıkları uzmanlarına muayene olması gerekir. Böylece akciğer kanseri erken teşhisi mümkün olabilir.

 

Akciğer Kanseri Teşhisi ve Akciğer Kanseri Tedavisi

Akciğer kanseri teşhisi için hastanın öyküsünün dinlenmesi ve fiziksel muayenesinin yapılması gerekir. Şüpheli bir durum ile karşılaşıldığında akciğer grafisi, bilgisayarlı tomografi, MRI, PET taraması ve kemik taraması gibi görüntüleme yöntemlerine başvurulur. Yapılan tetkikler sonucunda akciğer kanseri şüphesi devam ediyorsa farklı testlerin uygulanmasına geçilir. Bronkoskopi, torasentez, plevral biyopsi, ince iğne aspirasyonu, transtorasik (göğüs içerisinden) biyopsi gibi ileri tetkikler uygulanabilir.

Akciğer kanseri teşhisi ve evrelemesi açısından büyük önem taşıyan tetkikler sonucunda hastanın tedavisi planlanır. Akciğer kanseri tedavisi hastanın genel sağlık durumu, kanserli dokuların yerleşim yeri, metastaz gerçekleşip gerçekleşmediği, hastanın yaşı ve hastanın tercihleri göz önünde bulundurularak şekillendirilir.

Akciğer kanseri henüz akciğer dokusu içerisindeyse cerrahi yolla kanserli dokunun, akciğer lobunun bir kısmının, akciğer loblarından birinin tamamının ya da bir akciğerin tamamının çıkarılması gerekebilir. Ancak tüm hastalar için cerrahi uygun bir seçenek olmayabilir, özellikle kanser vücut geneline yayıldığında radyoterapi, kemoterapi, immunoterapi ve hastanın semptomlarını hafifletmeyi amaçlayan palyatif tedaviler uygulanabilir.

 

Akciğer kanseri dünya genelinde en çok ölüme neden olan kanser türleri arasında yer almaktadır. Her sene yüzbinlerce kişi akciğer kanseri ve akciğer kanseri nedeniyle oluşan komplikasyonlar nedeniyle hayatını kaybetmektedir. Genellikle ilerleyen yaşlarda ortaya çıksa da akciğer kanseri gençleri ve orta yaşlı kişileri de etkileyebilir. Yalnızca sigara kullanmak değil sigara dumanına maruz kalmak dahi bu ölümcül hastalığın oluşumunu tetikleyebilir. Bu nedenle akciğer kanseri hakkında farkındalığın arttırılması, akciğer kanseri belirtileri ile karşılaşılması halinde zaman kaybetmeden tıbbi destek alınması gerekir.”