Astım mı, KOAH mı? Astım ve KOAH Arasındaki Farklar

Son derece yaygın olarak görülen kronik akciğer hastalıkları arasında yer alan kronik obstrüktif akciğer hastalığı (KOAH) ve astım zaman zaman karıştırılabiliyor. Her iki hastalık da solunum yollarında daralmaya ve bunun sonucunda nefes alırken zorlanmaya yol açıyor. Peki ya farklılıkları neler? Bu yazımda astım ve KOAH arasındaki farklar hakkında bilgi bulabilirsiniz.

Astım genellikle, alerjik reaksiyona neden olan küf, polen, toz, hayvan tüyü gibi alerjenlere maruz kalınması ve/veya egzersiz sonucu bronşların iltihaplanması ve geçici daralması ile karakterizedir. KOAH ise amfizem, kronik bronşit ve geri dönüşümsüz astım gibi ilerleyici nitelik taşıyan bir grup kronik akciğer hastalığını ifade eden çatı tanımlamadır. Genellikle sigara kullanımı, solunum yolu iritanlarına maruz kalınması gibi nedenlerle solunum yolunun uzun süre boyunca hasara uğramasının ardından ortaya çıkar.

Bazı hastalarda astım ve KOAH eş zamanlı görülebilmektedir. Her iki hastalığa da eş zamanlı sahip olunmasının kesin nedeni tam olarak bilinmese de genel kanı uzun süreli KOAH hastalığı olan hastalarda akciğerlerin çalışma şeklinin değişmesi ve/veya astım hastalarının sigara içmesi gibi unsurların önemli risk faktörleri olduğu yönündedir.

KOAH ve astım arasında hastaların yaşadıkları semptomlar dâhil olmak üzere çeşitli açılardan benzerlikler olmakla birlikte bu iki hastalığın farklılıkları teşhis noktasında ayırt edici nitelik taşıyabilir.

Astım ve KOAH Farklı Yaş Gruplarında Ortaya Çıkıyor

Hem KOAH hem de astım, hava yollarında daralmaya ve nefes almakta zorlanmaya neden olur. Bu semptomun ortaya çıktığı yaş ise büyük ölçüde bu iki hastalık arasındaki farkı ortaya koyar. Astım, tipik olarak çocukluk ya da genç erişkin çağında teşhis edilir. KOAH belirtileri ise büyük çoğunlukla sigara içen 40 yaş üstü kişilerde görülür.

KOAH Nedenleri ve Astım Nedenleri Değişiklik Gösteriyor

Hastalığın neden kaynaklandığı astım ve KOAH arasındaki önemli farklardandır. Astımın kesin nedenleri bilinmemektedir. Bu noktada genetik ve çevresel faktörlerin kombinasyonunun ve kişiden kişiye farklılık gösterebilen alerjenlerin astım oluşumunda etkili olduğu kabul edilir. Alerjenler dışında solunum yolu enfeksiyonlarının, soğuk havanın, stresin, yiyecek ve içeceklere eklenen bazı koruyucu maddelerin, sigaranın, reflü hastalığının da astım riskini artırdığı bilinmektedir.

KOAH nedenleri büyük ölçüde sigara içilmesi ile ilişkilidir. Sigara içmenin ya da sigara dumanına maruz kalmanın haricinde yemek pişirmek ya da ısınmak için yakılan yakıtların dumanlarının solunması da KOAH riskini artırır. Akciğerleri tahriş eden duman nedeniyle bronşlar kalıcı olarak daralır ve hava keseleri doğal elastikiyetini yitirip genişlemeye başlar. Solunum yollarındaki bu değişim sonucunda ise nefes alıp vermek zorlaşır. Nadiren de olsa KOAH genetik kaynaklı olarak karşımıza çıkabilir. Bazı kişilerde akciğerleri koruyan alpha-1-antitripsin proteini seviyesi düşük olur. Bu proteinin idealden az olması akciğerlerin zarar görmesine neden olabilir. Alpha-1-antitripsin proteininin eksikliğine bağlı KOAH hastalığı sigara içen ya da içmeyen her yaş grubundaki kişide görülebilir.

KOAH ve Astım Tetikleyicileri Farklı

Astım ve KOAH arasındaki farklardan biri de tetikleyicilerdir. Az önce de değinildiği gibi astım kişiden kişiye farklılık gösteren alerjenler, egzersiz yapılması ve soğuk havaya maruz kalınması sonucu tetiklenebiliyor. KOAH ise zatürre ve grip gibi solunum yolu enfeksiyonları ile çevresel kirlilik nedeniyle alevlenebiliyor.

Astım ve KOAH Tedavileri, Tedavilerin Amaçları Ayrılıyor

Astım ve KOAH farklı hastalıklar olduğundan tedavi süreçleri de farklı. Her ikisi için de kesin bir tedavi bulunmuyor ancak doğru bir planlama ile şikâyetlerin minimize edilmesi ve hastalıkların yönetilmesi mümkün.

Astım tedavisinin en önemli aşaması kişide astımı tetikleyen unsurların belirlenmesi. Kişiye özel planlanan astım tedavisi sırasında bronkodilatör, alerji ilaçları ve astımı uzun süreli kontrol etmeye yönelik ilaçların kullanılması gerekebiliyor.

KOAH tedavisinin temel amacı ise hastalığın semptomlarının kontrol altına alınması, hastanın sağlıklı ve günlük işlerini kendisinin yapabileceği bir yaşam sürdürmesi. KOAH’ın en önemli özelliklerinden biri ilerleyici bir hastalık olması. Dolayısıyla semptomlarının kötüleşmesinin önlenmesi de tedavinin temel amaçları arasında yer alıyor. Bu noktada hastanın sigarayı bırakması ve/veya sigara dumanına maruz kalmaması son derece önemli. Aksi durumda KOAH’ın ilerlemesinin engellenmesi mümkün olmuyor. Hasta gerekli yaşam tarzı değişikliklerini yaparak ve göğüs hastalıkları uzmanlarınca önerilen ilaçları düzenli kullanarak daha sağlıklı ve aktif bir hayat sürme şansına sahip oluyor. Gerekli durumlarda oksijen terapisinin ve pulmoner rehabilitasyonun da tedavi planlamasına dâhil edilmesi gündeme gelebiliyor.

 

No Comments

Sorry, the comment form is closed at this time.