
12 Ara İç Ortam Hava Kirliliği Sağlığımızı Nasıl Etkiliyor?
Dış ortam hava kirliliği kadar iç ortam hava kirliliği de sağlığımızı olumsuz şekilde etkiliyor. İç ortam hava kirliliğine uzun süre maruz kalmamız boğaz kuruluğu ve öksürük gibi şikayetlerin yanı sıra hırıltılı solunum, burun akıntısı ve nefes darlığı gibi belirtiler yaşamamıza neden olabiliyor.
Genellikle hava kirliliği dendiğinde aklımıza ilk dışarısı geliyor, halbuki gün içerisinde zaman geçirdiğimiz evlerimiz, iş yerlerimiz ve diğer tüm kapalı mekanların ortam havasının kirli olması da sağlığımızı tehdit ediyor. İç ortam hava kirliliği yüksek olduğunda zatürre, KOAH, akciğer kanseri, felç ve kalp krizi gibi sağlık sorunlarına davetiye çıkarılmış oluyor. Özellikle hali hazırda alerjik rahatsızlıkları olanlar havası kirli bir ortama girdiklerinde alerjik reaksiyonlar veya astım krizleri ile karşılaşabiliyor. İç ortam hava kirliliğine neden olan bazı maddelerin uzun süreli etkileri ise ciddi anlamda endişe yaratıyor.
İç Ortam Hava Kirliliği Neden Olur?
İç ortam hava kalitesi çeşitli nedenlerle düşebiliyor:
- Temizlikte kullanılan kimyasallar: Evlerimizin hijyenini sağlamak için kullandığımız deterjanlar, hava temizleyici spreyler, halı temizleme şampuanları, parlatıcılar vb. kimyasallar solunum sağlığımıza zarar verebilir. Ağartıcı, amonyak ya da uçucu organik bileşikler içeren bu maddeler iç ortam hava kalitesini düşürerek alerji ve astım gibi rahatsızlıklara neden olabilirler.
- Isınma ve yemek pişirme yöntemleri: Evlerimizde nasıl ısındığımız ve nasıl yemek pişirdiğimiz iç ortam hava kalitesini etkileyebiliyor. Kömür ya da odun yakıldığında üst solunum yolları ve boğaz tahriş olarak solunum problemlerine neden oluyor. Aynı zamanda ortaya çıkan gazlar akciğer ve kalp hastalıklarının oluşumunu da tetikleyebiliyor.
Kırsal kesimde yemek pişirirken yıllar boyunca kömür ve odun dumanına maruz kalan kişiler sigara kullanmamış olsalar dahi ilerleyen yıllarda KOAH hastalığı ile yüzleşebiliyor. Dünya Sağlık Örgütü açıklamalarına göre dünya genelinde iki milyardan fazla kişi odun, gübre, tarımsal atıklar ve kömür gibi katı yakıtlara bağlı olarak akciğer sağlığını tehdit ediyor. Açık ateşlerde ve geleneksel sobalarda katı yakıtlarla yemek pişirmeye ve ısınma ihtiyacını karşılamaya devam edildikçe karbonmonoksit gazına maruz kalınma oranları artıyor.
- Binalarda kullanılan yapı malzemeleri: Yapı malzemesi olarak kullanılan ve ciğerlere en çok zarar veren madde asbesttir. Dünyanın birçok gelişmiş ülkesinde asbest içeren yapı malzemelerinin kullanılması yasaklanmıştır. Evlerinde asbest içeren ürünler barındıran kişiler iç ortam kirliliğine maruz kalırlar, astım ve KOAH gibi hastalıklara yakalanabilirler.
- Tütün ve tütün ürünlerinin dumanı: Sigara kullanımı başlı başına hayati tehlike yaratan bir unsurdur. Sadece sigara içenlerin değil sigara içilen ortamdaki havayı soluyanların da sağlığı tehdit altındadır. Evde ya da kapalı bir mekanda sigara içildiğinde zararlı partiküller iç ortama yayılır ve bu ortamdaki tüm kişilerin ciğerlerine ulaşır. İç ortamda sigara dumanına maruz kalan kişilerde boğaz tahriş olabilir, nefes darlığı oluşabilir, öksürük başlayabilir. Hali hazırda astım veya KOAH gibi kronik akciğer hastalıkları olan kişiler için risk bir kat daha artar.
İç Ortam Hava Kalitesini Yükseltmek İçin İpuçları
Siz de zaman geçirdiğiniz mekanlarda sağlıklı solunum yapmak istiyorsanız birkaç değişiklik yaparak amaçlarınıza ulaşabilirsiniz. Böylece solunum sağlığınızı koruyabilir ve kronik akciğer hastalıklarına yakalanma riskinizi düşürebilirsiniz.
- Kapalı ortamda sigara içmeyin ve sigara içmek isteyenlere izin vermeyin.
- Evinizde asbest veya radon içeren hiçbir yapı malzemesinin bulunmadığından emin olun.
- Kimyasal temizleyiciler yerine organik ürünlere ya da ev yapımı temizleyici ürünlere yönelin.
- Evinizde ya da iş yerinizde klima kullanıyorsanız bakım yaptırmayı ihmal etmeyin. Bakım zamanları haricinde de klima filtrelerini düzenli olarak temizleyin.
- Kapalı mekanları havalandırın.
Sorry, the comment form is closed at this time.